• From Prof. Dr. Erbil DURSUN on Osteoporozu engellemek için en iyi sporlar hangileridir ?

    Osteoporoz’a yakalanma riskinin olup olmadığını anlamak için kemik erimesi riskini artıran iki grup risk faktörünü bilmek gerekir: Birinci tip risk faktörleri “iç” ya da “kontrol edilemeyen”lerdir. Bu faktörler genellikle kişisel tercihlerle değil, genetik yolla etkirler. Bu faktörler şunlardır: İnce ve zayıf vücutlular (minyon tipler): Küçük vücut yapılı insanlarda daha az kemik yoğunluğu vardır dolayısı ile bu tiplerde osteoporoz riski daha fazladır. Erken östrojen (kadınlık hormonu) eksikliği: Erken östrojen eksikliği 45 yaş öncesi menapoza giren kadınlarda ve adet görmeyen kadın ve kızlarda görülür. Menapoz (adetten kesilme): Menapoz osteoporoz için tek başına en önemli risk faktörüdür. Menapoz sonrası kadınlarda herhangi bir diğer risk faktörü olmadan da yüksek oranda osteoporoz olma ihtimali vardır. Erkeklerde düşük testesteron (erkeklik hormonu) seviyesi: Erkeklerdeki androjen (erkeklik hormonu) eksikliğinin kemik yoğunluğu üzerindeki etkisi kadınlardaki östrojen (kadınlık hormonu) eksikliğinde olduğu gibidir. Cinsiyet: Erken yaşlarda kadınlar erkeklere oranla 4 kat daha sık olarak osteoporoza yakalanabilir çünkü menapozda östrojen seviyeleri azalır. Ayrıca kadınlar daha küçük iskelete sahiptirler. Yaş: Yaşlanmanın bir parçası olarak kemik kaybı olmasına rağmen bu durum her zaman osteoporoza (kemik erimesi) yol açmaz. Irk: Özellikle Asyalılar, Amerika yerlileri, beyaz Latinler ve Kafkaslar en büyük risk altındadır. Aile ve kişisel hikaye: Ailede osteoporoz hikayesi ya da kişinin kendisinde daha önce kemik kırığı olması osteoporoz için artmış riski gösterebilir. İkinci tip risk faktörleri “dış” faktörlerdir. Bunlar kontrol edilebilir faktörlerdir. Bazı hayat tarzı değişiklikleri yapmak bu faktörleri azaltabilir ya da engelleyebilir. Bu faktörler şunlardır: Sigara içmek önemli bir osteoporoz riski ‘dir. Yetersiz Kalsiyum ve D vitamini alımı: Herhangi bir yaşta yetersiz kalsiyum alımı osteoporoz riskini artırır. D vitamini kalsiyumun vücut tarafından emiliminde gereklidir. Spor yapmamak: Yeterli kalsiyum varlığında yürüyüş gibi vücut ağırlığını taşıyan sporlar iskeletimizde uyarıcı etkiye sahiptir ve kemik yapımını arttırır. Sigara içimi: Sigara kadınlarda östrojeni düşürür ve erkeklerde de benzer şekilde cinsiyet hormonlarını etkileyebilir. Ayrıca sigaranın kemik ya da kemik yapımı hücreleri üzerine zararlı etkileri olduğu bilinmektedir. Aşırı alkol tüketimi: Kemiğin korunmasında önemli olan besinlerin emilimine engel olur; beslenme bozukluğuna yol açabilir ve dengesiz yürüyüş nedeniyle düşmelere neden olabilir. Kafeinli içeceklerin fazla tüketilmesi: Kahve, çay, kola gibi kafein içeren içeceklerin günde 2-3 fincandan fazla tüketimi aşırı kalsiyum kaybına ve osteoporoz riskinin artışına yol açabilir. Yeme bozuklukları: Anoreksiya nervoza (yemek yiyememe) ve bulimia (aşırı yemek yiyip kusma) gibi bozukluklar kemik yapımı ile ilgili besinlerin yetersiz alımına ya da aşırı alımına neden olabilir. Bazı ilaçların uzun süre kullanımı: Astım, romatizma ve bazı kanserlerin tedavisinde uzun süreli ve yüksek dozda kulanılan kortizonlu ilaçlar, aşırı tiroid hormonu ve bazı antikonvülzan ilaçlar (sara ilaçları) aşırı kemik kaybına yol açabilir. Osteoporoz engellenebilir mi? Evet osteoporoz engellenebilir. Fakat osteoporoz önlemi erken çocukluk döneminde başlayan hayat boyu süren bir çabayı gerektirir. Osteoporoz’u önlemede en önemli faktörlerden biri, çocukluk çağı, ergenlik ve erken yetişkinlik döneminde sağlam bir kemik yapısının elde edilmesidir. İyi kemik yapısı genetik özelliklere bağlıdır ancak çocukluktan itibaren kemiği arttırabilecek birçok yol da vardır. Bunlardan en önemlileri yeterli D vitamini ve kalsiyum içeren dengeli diyet ve ağırlık taşıyıcı sporlardır. Çocukluk çağında elde edilen sağlam kemiğin yoğunluğunun korunması osteoporozun önlenmesinde yardımcıdır. Bunun için yeterli kalsiyum alınmalı, vücuda yük bindiren egzersizler yapılmalı, sigara ve aşırı alkol tüketiminden kaçınılmalıdır. 40-45 yaşlarında yaşla ilgili kemik kaybını durdurmak önemlidir. Bunun için yeterli kalsiyum ve D vitamini almaya devam edilmeli, yük bindiren sporlar ihmal edilmemelidir. Diyet neler içermeli? Düşük yağlı süt, yoğurt ve peynir. Balık. Yeşillikler, yapraklı yeşillikler Soya. Kek vb. gıdaları yapmak için soya unu. Fazla proteinden uzaklaşılmalı. Erkeklerde günlük 65 gr, kadınlarda 50 gramı geçmemeli. Kafeinden uzak durulmalı. Soğan. Farelerde yapılan deneylerde kemik kırılmasını %20 azaltmıştır.
    2013/04/07 at 2:52 pm
  • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on Bel ağrısında yapılan yanlışlıklar!

    Geçmiş olsun. Bel ağrısı ‘na çok dikkat etmek gerekir. Tüm popülasyonlarda bireylerin yüzde 80’inde, yaşamın bir evresinde bel ağrısı şikâyeti ortaya çıkacaktır. Bu kadar yaygın görülmesi, birçok hekim grubunu ilgilendirmesi, yüksek oranda iş gücü kaybına neden olabilmesi bel ağrısını önemli kılan nedenlerdendir.
    Literatürde birinci basamak sağlık hizmetlerinde saptanan bel ağrısı nedenleri şu şekilde yer almaktadır: Hastaların yüzde 90’ında nonspesifik, kesin patoloji ile zayıf korelasyonlu bel ağrısı; yüzde 4’ünde semptomatik disk hernisi; yüzde 4’ünde kompresyon fraktürü; yüzde 3’ünde spinal stenoz; yüzde 0,7’sinde spinal malignansi (primer/sekonder); yüzde 0,3-5’inde ankilozan spondilit; yüzde 0,01’inde spinal enfeksiyon.

    Siyatalji ile sonuçlanan disk hernisinin ömür boyu prevalansı erkeklerde yüzde 5, kadınlarda yüzde 2,5’tir. Dünya Sağlık Örgütüne göre bir vakada bel ağrısının spesifik nedene bağlı olma olasılığı yüzde 0,2 olarak bildirilmiştir. Bu rakamlara baktığımızda yapılabilecek en önemli yorum şudur: Ülkemizde hem halk hem de hekimler bel ağrısını büyük bir oranda bel fıtığına bağlamaktadır. Hâlbuki durum hiç de öyle değildir.
    Bel ağrısında MR veya röntgen

    Bel ağrısının teşhisinde düz grafi ve manyetik rezonans görüntüleme (MRG) ülkemizde çok sık kullanılmaktadır. Ancak, X-ray görüntülemede bulunan dejeneratif değişiklikler (disk mesafesi darlığı, osteofitler, skleroz) ile bel ağrısı arasındaki ilişki zayıftır. Görüntülemede saptanan spondilolizis, spondilolistezis, spina bifida, spondiloz ve Scheuermann hastalığının belirtilerle bir bağlantısı yoktur. MRG’de asemptomatik bel fıtığı saptanan kişi oranı yüzde 76’lara kadar çıkmaktadır. Hâlbuki MRG’ye bakıp disk hernisi operasyonu endikasyonu konulmaktadır. Şikâyeti olmayanlarda yüzde 76 oranında bel fıtığı saptanabiliyorsa, MRG ile cerrahi endikasyon koymak ne kadar anlamlıdır? Hemen her türlü bel ağrısında, rutin lomber radyografi ağrı ve fonksiyonel prognoza etkisizdir. Öte yandan, hızlıca MRG yapılmasının direkt grafiye üstünlüğü yoktur, sadece cerrahi oranını artırıcı etkisi vardır. Dünyadaki kılavuzlar (guideline) bel ağrısının erken döneminde (en az bir ay) radyografik görüntülemenin karşısında yer almaktadır. Oysa ülkemizde daha bel ağrısı anamnezi bile alınmadan hastalar radyolojiye gönderilmektedir.
    Bel ağrısı ve ameliyat

    Yine bel ağrısının ülkemizde yoğun şekilde ameliyat edildiğini biliyoruz. Ampirik de olsa, gözlemlerimize göre ameliyat oranı son yıllarda, özellikle performans uygulamasından sonra gittikçe artmaktadır. Burada bazı kılavuz verilerinden söz edelim: Dejeneratif değişikliklerle birlikte olan kronik radiküler olmayan bel ağrısında yapılan spinal füzyonun yoğun rehabilitasyona üstünlüğü yoktur. Radikülopatili disk prolapsusunda standart açık diskektominin yararı, cerrahi olmayan tedavilere göre az-orta derecede daha üstündür. Ancak, burada iyiliğin süresi üç ay-dört yıl arasında değişmektedir. Bütün bunların yanında, kılavuzların radikülopatili bel fıtığında cerrahi ve cerrahi olmayan tedavilerin etkileri ile ilgili görüşü, yeterli kanıtın olmadığıdır. Mayo Klinik, radikülopatide cerrahi endikasyonu şu kriterlerle bildirmektedir: Altı haftalık konservatif tedavide belirtiler gerilemiyorsa, ilerleyici kuvvetsizlik oluşuyorsa, temel aktivitelerde bile ciddi sıkıntı varsa.

    Dünya Sağlık Örgütü, özellikle yaşlılarda disk hernisi ve spinal kanal daralmasının görüntüleme tekniklerinde çok sık görüldüğünü, birçok vakada bu görünümlerin ağrı ile ilgili olmadığını ve cerrahide çok az bir bölümünde ağrının tamamen ortadan kaldırılmasının söz konusu olduğunu bildirmektedir.
    Bel ağrısı

    Bel ağrısına dikkat !
    Neden bel ağrısı kronikleşir?

    Kılavuzlar bel ağrısının prognozunun kötü olması ve kronikleşmesinin nedeni olarak psikolojik sıkıntı, depresyon, işten tatmin olmama ve somatizasyonu önemli parametreler olarak vermektedir. Hastanın işe yavaş dönüşü; psikolojik sıkıntı, yaşlılık, kadın olmak, fonksiyonel disabilite olması, iş veya iş arkadaşları ile ilgili problem olması, önceden hastanede yatış olması ve önceden bel ağrısı epizodunun olması ile ilişkilendirilmektedir. Kötü prognoz, eğitim seviyesinin düşüklüğü ile anlamlı olarak koreledir. O halde bel ağrısında prognozun tayin edilebilmesinde yukarıdaki faktörler mutlaka değerlendirilmelidir.
    Sonuç

    Bel ağrısının yüzde 70’e kadar olan nedenini idiyopatik olarak bildiren yayınlar vardır. İlgili hekimlerin, dünya üzerinde çok sık karşılaşılan bu belirtiye kılavuzların doğrultusunda çok daha itinalı olarak yaklaşmaları yararlı olacaktır. Görüntüleme metotlarının gerektiğinde kullanılması, cerrahi ve cerrahi olmayan tedavilerin uygun şekillerde planlanması, hastaların psikolojik durumlarının da göz önüne alınması hem tasarruf hem de optimum yararlanım sağlayacaktır.

    2013/04/07 at 2:53 pm
  • From Türkan Adıkalan on ROMATİZMA

    benim kızım 15 yaşında 5 senedir JRA tedavisi görüyor aynı zamanda karpuss kallasium defekti nedeniyle epilepsi hastası ayrıca endokrinde adrenalin hormonu için hidrokortizon kullanıyor epiepsi ilaçlarına yanıt vermiyor dahada kötü oluyor NGB TEDAVİSİ uygun olabilirmi saygılarımla

    2013/04/15 at 7:17 pm
    • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on ROMATİZMA

      Kızınız için epilepsi açısından öncelikle nöroloji hekimleri tedavilerini düzenlemeliler. İlaçlarınızı çok titizlikle kullanmanız, bir adet ilaç dozunu dahi kaçırmamanız önemlidir. Nöro-geribildirim (NGB)’nin epilepside yararlı olduğuna dair tıbbi çalışmalar vardır. Bu tedavi denenebilir; herhangi bir yan etkisi yoktur. Geçmiş olsun.

      2013/04/16 at 9:02 am
  • From Aydın Yücesan on ROMATİZMA

    Sayın hocam,
    Benim eşimde fibromiyalji var. Aşırı yorgunluk ve ağrılardan ne yapacağımızı bilmiyoruz. Bize nasıl yardımı olabilirsiniz?
    Saygılar hocam.

    2013/04/16 at 12:23 pm
    • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on ROMATİZMA

      Fibromiyalji sendromu, vücutta yaygın ağrı ve yorgunluk ile karakterize, sık görülen bir yumuşak doku romatizmasıdır. Fibromiyalji sendromu, kesinlikle bir eklem hastalığı değildir, eklemi tutmaz ve eklemde hasar oluşturmaz.
      Belirtiler şunlardır: Ağrı ile birlikte;
      – aşırı yorgunluk ve halsizlik,
      – uyku bozuklukları,
      – baş ağrısı,
      – konsantrasyon bozuklukları, hafıza problemleri,
      – sabahları yorgun kalkma,
      – ellerde şişlik hissi, iğnelenme/yanma hissi,
      – sık idrara çıkma, idrar yaparken yanma,
      – barsak problemleri (karın ağrısı, karında şişlik, ishal ve kabızlık atakları) gibi belirtiler görülmektedir.
      Bu hastalıkta, depresyon ve anksiyete gibi psikolojik sorunlar da sıktır. Her hastada yukarıdaki belirtilerin hepsi olacak diye bir kaide yoktur. Bu tür belirtilerin olduğu hastalarda birçok başka hastalık da olabilir bu yüzden ayırıcı tanı hekim tarafından çok iyi yapılmalıdır.
      Hastalığın nedeni: Hastalığın nedeni kesin olarak bilinememektedir. Sıklıkla erişkin yaşlarda (35-60 yaş) görülmekte olup kadınlarda erkeklere oranla 9 kat daha sıktır.
      Tedavi: Fibromiyalji sendromu tedavisinin iki ana unsurunu antidepresan ilaç tedavisi ve aerobik egzersiz oluşturur. Ne tür ilaçlar kullanılacağı, egzersizlerin tipleri hastanın klinik durumu ile belirlenir. Ağır olgularda başka ilaçlar eklenebilir.
      Geçmiş olsun.

      2013/04/16 at 12:27 pm
  • From Semih Özgüvenli on FELÇ

    Felçte toksin neden yapılıyor? Bilgi verirseniz sevinirim.

    2013/04/16 at 12:31 pm
    • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on FELÇ

      Toksin tedavisi, felç için çok önemlidir
      Toksin tedavisinde Clostrium Bot. denen bir toksin kullanılır. Clostridium Bot. adı verilen bir bakteriden oluşan toksin uygulaması, felçli hastaların kasılmış (spastik) kaslarında gevşeme sağlayarak hastaların ağrılarının azalmasına, eklem deformitelerinin engellenmesine veya tedavi edilmesine, kas fonksiyonlarının artmasına neden olur.
      Toksin tedavisi nasıl etki eder?
      İnsanda bulunan asetilkolin isimli bir kimyasal transmitter (iletici) iskelet kası liflerindeki asetilkolin reseptörlerine (alıcılarına) bağlanarak, kas liflerinin kasılmasına neden olur. Toksin kasın kasılmasını sağlayan asetilkolin salınımını önler ve kasta gevşeme yapar. Yani toksin, sinir uçlarında iletimini sağlayan maddelerin salınımını engelleyip sinirler ile sinirlerin ulaştığı kaslar arasındaki sinirsel iletimi durdurarak etkisini gösterir.
      Toksin tedavisi ‘ni tıbbi rehabilitasyonda ençok serebral palsi’de, kısmi felç ‘de, multiple sklerozda, spastik paraparezi ‘de, omurilik yaralanmaları sonrası gelişen felç ‘lerde uyguluyoruz. Tüm bu hastalıkların tedavisinde toksin uygulamaları merkezi öneme sahiptir.
      Neden Toksin?
      Kasılmalar nedeni ile ciddi sıkıntılar içinde olan hastalar toksin uygulamalarından sonra rahatlamaktadırlar. Çocukta uygulanan toksinle düzgün büyüme sağlanmaktadır. Kasılan (spastik) kaslar toksin ile gevşetilmez ise çocuğun büyümesinde geri kalmalar görülmektedir. Örneğin bacakları tutulmuş bir çocukta kaslar toksin ile gevşetilmez ise çocuğun kolları normal büyümesine karşı bacakları ciddi oranlarda kısa kalabilmektedir. Üçüncü neden ise elbette kasların gevşetilmesi ile fonksiyonda ilerlemelerin olmasıdır. Birçok hasta, aşırı kasılmalarından dolayı fonksiyonları (yürüme, günlük yaşam aktiviteleri) yeterli derecede yerine getirememektedir. Toksin ile kasların gevşemesi hastadaki mevcut potansiyeli ortaya çıkabilmektedir.
      Toksinden kaslardaki kasılmaların engellenmesi dışında tıpta başka birçok alanda yararlanılmaktadır. Örneği yüzde estetik amaçlı kullanım yaygıdır. Ayrıca aşırı terleyen bölgelerdeki terlemeyi azaltmak amacı ile de kullanılmaktadır; burada toksin ter bezlerine uygulandığında, ter bezleri ile sinir uçları arasındaki iletimi durdurarak ter bezlerinin çalısmasını azaltabilir.

      2013/04/16 at 12:33 pm
  • From mehdi DEMİR on Prof. Dr. Erbil Dursun'un Çalışmaları için lütfen aşağıdaki linki tıklayın:

    sayın hocam 1996 da felç hastalığı geçirdim sol taraf komple felç oldu doktorların tedavisiyle önce ayaklarım sonra kolum yüzüm düzeldi ama şimdi sol el parmaklarımda kuvetsizlik elimi açmada sıkıntı çekiyorum ne yapmam lazım ne tavsiye ediyorsunuz sizin yanınızada gelebilirim sizi bir tv programında gördüm benim durumumda olan bir arkadaşı iyileştirmiştiniz lütfen bana bir çare bulabilirmisiniz hocam

    2013/04/18 at 2:35 pm
    • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on Prof. Dr. Erbil Dursun'un Çalışmaları için lütfen aşağıdaki linki tıklayın:

      Öncelikle çok geçmiş olsun. Elbette sizinle ilgilenebilirim. Felç konusu en çok ilgilendiğimiz konulardan. Yapılabilecek çok tedavi var. Felç ‘te (hemipleji, inme), el-kol için tecrübeli ellerde yapılması gereken botox (botoks) enjeksiyonları ve zorunlu kullanım tedavisi başta olmak üzere uygulanacak tedaviler önem taşır. ÖZellikle el-kol gelişimi için beynin elektrikle uyarılması çalışmalarında olumlu sonuçlar yayınlanmaktadır. Hele ki eğer hastamızın el bileğinde ve parmaklarında 10 derecelik bir hareket varsa, tedaviler ile büyük gelişmeler beklenir. Ancak tedaviler sadece hareket gelişimine dair yapılmaz. Bu hastalarda kasılmaların verdiği rahatsızlığın giderilmesi ve bazı durumlarda hijyenik nedenlerden dolayı da birçok tedavi/rehabilitasyon yöntemleri gerekir. Ayrıca omuzda olan ağrı da felçte en önemli problemlerden birisidir. Öte yandan hasta yürüyor olsa bile, yürüyüş kalitesi yetersiz olabilir. Birçok hastada çok tehlikeli yürüyüş şekilleri gözlüyorum. Örneğin hastanın ayağı dışarı dönük şekilde ise bu hastanın düşmesinde büyük bir risktir. Ayrıca hastanın yürüyüş hızında belirgin bir azalma söz konusu olabilir; bunu yapılacak birçok tedavi ve rehabilitasyon ile geliştirmek gerekebilir. Diğer taraftan, birçok başka sistemde de sorunlar olabilir. Örneğin mesane felci, yutma fonksiyon bozukluğu, hafıza, dikkat gibi mental bozukluklar karşılaşılabilecek sorunlardandır. Bunların hepsi dikkatlice ele alınmalıdır.

      2013/04/18 at 9:35 pm
  • From ebru on FELÇ

    merhabalar,
    27 mart 2013’de annem baypass ameliyatı oldu..Ameliyatta iki damarı değişti fakat beyne pıhtı atmasıyla ilk önce sağ tarafında güç kaybı daha sonrada hiç hareket kalmadı.6 gün yogun bakımda kaldı daha sonrada 10 gün kadar hastanede kaldık..Nörolji doktorunun dediğine göre ; beynin sol tarafında iki pıhtı olmuş ve harketsiz hücreler bulunmaktaymış.Bunların tekrar hareke geçmesi olasıymış.sağ kol-bacakta şuanda kısmende olsa hareket var.Sol göz kapağı düşük ve sağ sola yukarı bakmada kısıt var.Konuşma ve yemek yeme gibi konularda çok şükür sıkıntımız yok.Fakat hafızada gel-gitler olmakta.Bazen hatırlamaz dediğmiz şeyleri hatırlayabiliyor bazende ismimizi sorduğumuzda bilemiyor.Bu konuda doktorumuz beklememez gerektiğini söylüyor zaman içinde düzelicekmiş.Nöroljik anlamda kullandıgı hiçbir ilacı yok.Kalbi için kullandığı ilaçlar var ( kan sulandırıcı gibi)bunların yeterli olduğu söyleniyor.fizik tedavi ve rehabilitasyon merkezine bugün gitmeye başlayacak.. Haftada 3 gün 1 saatlik programı var.Sizce yeterli mi ? hafıza konusunda yapabileceğimiz birşey var mı ? göz kapağı ve çift görme sorunlarımızı nasıl aşabiliriz ?
    Bu durumlar için sadece beklemek mi gerekli yoksa tedavisi var mı ? cevabınız için şimdiden teşekkürler..

    2013/04/24 at 8:58 am
    • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on FELÇ

      Geçmiş olsun. Çok akılcı bir şekilde önemli konulara değinmişsiniz. Maalesef “beklemek gerek” önerisi ile çok sık karşılaşıyoruz. Felçte beklemek ve zaman kaybı felakettir. Hiç bir şekilde beklememek gerekir. Web sitemizde hemen her sorunuzun yanıtı var aslında. Lütfen hızlı hareket edin. Hareket ve hafıza tedavilerine hemen başlamak gerekir. Web sitemizi, özellikle felç bölümünü, tv programlarını ve ana sayfamızı dikkatlice inceleyin. Uygın bir zamanda annenizi göreyim.

      2013/04/26 at 6:37 pm
  • From Selahattin on Toksin uygulamaları, felç ve serebral palsi için çok önemlidir

    Hocam iyi günler heredite spastik parableji hastasıyım botoks tedavisi hastalığı tedavi ediyormu yoksa geçici iyileştirmemi

    2013/04/24 at 1:19 pm
    • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on Toksin uygulamaları, felç ve serebral palsi için çok önemlidir

      Tedavi ile spastik paraparezi ‘de olumlu gelişmeler sağlanır. Bu tedaviler içinde en önemlisi botoks (botox) uygulamalarıdır. Doğru seçilmiş kaslara tecrübeli ellerde doğru şekilde uygulanacak botoks (botox) enjeksiyonları hastaların spastisite ‘lerinde (kasılmalarında) uygun azalmalara neden olacak ve hastaların daha rahat etmesini ve fonksiyonlarının artmasını sağlayacaktır. Ancak unutulmamalıdır ki bu tür hastalıklarda tek bir tedavi (örneğin sadece botoks uygulaması) ile beklenen sonuca ulaşılamaz. Gereken tüm tedaviler kombinasyonlar şeklinde uygun planlamalarla yapılmalıdır. Geçmiş olsun.

      2013/04/26 at 6:41 pm
  • From zekiye on Spastik Serebral Palsi nasıl tedavi edilir ?

    bebeyim doyum esnasında zorlanma nedenıyle pislik yutmus ve 15 gun kuvezde kalmıstı 15 gun sonra kuvezden cıkınca beyın emerı ve beyın eeg sı cekıldı 6 kez neredeyse her ay hepsi normal cıktı lakın kasılmaları var sanıyelik hemen gecıyor norolojık takibinde suan fızık tedavı devamı var sms hsls donmuyo napcem bılmıyom

    2013/04/24 at 10:21 pm
    • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on Spastik Serebral Palsi nasıl tedavi edilir ?

      Çocuğunuz büyük bir ihtimalle serebral palsi hastası. Ne yapacağınızı bilmediğinizi söylüyorsunuz lütfen web sitemizi detaylı olarak inceleyin. Burada tüm Dünya’da serebral palsi ile ilgili sorulmuş soruların cevaplarını bulacaksınız. Çok geçmiş olsun.

      2013/04/26 at 7:00 pm
  • From hakan on SEREBRAL PALSİ

    hocam iyi günler benim iki buçuk yaşın da bir oglum var yedi aylık dogdu yürüyemiyor sürekli doktor kontrolünde bir kez toksin yapıldı faydası da oldu ama fizik tedevi vermedi iki toksin arası fizik tedavi gereklimi ve daha ne gibi tedavi yapa biliriz teşekül ediyorum kolay gelsin

    2013/04/26 at 4:27 pm
    • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on SEREBRAL PALSİ

      Serebral palsi tedavisinde hastalığın neden olduğu bulgular hafifletilebilir, çocuğun bağımsızlık düzeyi arttırılabilir, bakımı kolaylaştırılabilir. Her çocuk için tedavi hedefleri farklı olup tedavi seçenekleri de farklıdır. Serebral Palsi tedavisinde uygulanabilecek birçok tedavi yöntemi mevcuttur. Önemli olan sizin çocuğunuz için o dönemde en uygun ve gerekli olan tedavi seçeneklerinin doğru olarak belirlenmesi ve uygulanmasıdır. Çeşitli ilaç tedavileri, egzersiz ve fizyoterapi yöntemleri, iş ve uğraşı tedavisi, ortez uygulamaları yapılabilir. Ayrıca Zorunlu Kullanım Tedavisi , Vücut Ağırlığı Destekli Yürüme Bandı Eğitimi, Hippoterapi (Atla Terapi), Transkraniyal Doğru Akım tedavisi, Nörofeedback (Nörogeribildirim), seri alçılamalar, kinezyo-bantlama gibi yeni tedavi yöntemleri mevcuttur. Çocuğunuza o dönemde hangi tedavilerin uygulanacağına bu konuda deneyimli bir Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Hekim karar vermeli ve çocuğunuzdaki gelişmeleri çok titizlikle takip ederek gerekli düzenlemeleri yapmalıdır.
      Serebral palsili çocukların rehabilitasyon programları yaşı ve fonksiyonel durumuna göre belirlenir. Serebral palsili çocuğun tedavi ve rehabilitasyonunda fizyoterapi, iş ve uğraşı terapisi, konuşma ve yutma terapisi, özel eğitim uygulamaları, ortez ve protez uygulamaları, farmakolojik uygulamalar (medikal tedaviler ve toksin tedavisi) ve cerrahi uygulamalar yer alır.
      Serebral Palsi ‘nin tedavisi için toksin uygulamaları merkezi öneme sahiptir. Serebral palsi tedavisi, özellikle spastik tip serebral palside, toksin tedavisi olmazsa olmazlardandır. Toksin tedavisi ile cerrahi girişim endikasyonu çok azalmıştır. Bebek 20 aylıktan itibaren ve 10 kg olduktan sonra periyodik olarak toksin uygulamaları yapılmalı ve ardından yoğun rehabilitasyon programlarına alınmalıdır. Bu şekilde ergenliğe kadar tedavi eder ve gerekirse bu dönemden sonra cerrahi tedaviler de uygulanabilir. Ancak, büyüme evresinde özellikle omurilikte eğrilik ve kalça çıkıkları için cerrahi tedaviler uygulanabilir.
      Serebral palsi ‘de toksin yygulaması-Neden toksin?
      ÇKasılmalar nedeni ile ciddi sıkıntılar içinde olan hastalar toksin uygulamalarından sonra rahatlamaktadırlar. Çocukta uygulanan toksinle düzgün büyüme sağlanmaktadır. Kasılan (spastik) kaslar toksin ile gevşetilmez ise çocuğun büyümesinde geri kalmalar görülmektedir. Örneğin bacakları tutulmuş bir çocukta kaslar toksin ile gevşetilmez ise çocuğun kolları normal büyümesine karşı bacakları ciddi oranlarda kısa kalabilmektedir. Üçüncü neden ise elbette kasların gevşetilmesi ile fonksiyonda ilerlemelerin olmasıdır. Birçok hasta, aşırı kasılmalarından dolayı fonksiyonları (yürüme, günlük yaşam aktiviteleri) yeterli derecede yerine getirememektedir. Toksin ile kasların gevşemesi hastadaki mevcut potansiyeli ortaya çıkabilmektedir.
      Toksinden kaslardaki kasılmaların engellenmesi dışında tıpta başka birçok alanda yararlanılmaktadır. Örneği yüzde estetik amaçlı kullanım yaygıdır. Ayrıca aşırı terleyen bölgelerdeki terlemeyi azaltmak amacı ile de kullanılmaktadır; burada toksin ter bezlerine uygulandığında, ter bezleri ile sinir uçları arasındaki iletimi durdurarak ter bezlerinin çalısmasını azaltabilir.

      2013/04/26 at 7:02 pm
  • From canyaşar akbulak on FELÇ

    hrb.hocam..izmirden.ben 2 yıl önce felç oldum.solda şah damar tıka 1 ay önce sağ damar yüzde 82 tıkalı ve sent takılı.bu sol damar açımı?ben sağ ayak yüyüm yok.kol felç olur.konuşma az.yazı az.ilgi teş.ederim.56 yaş.

    2013/04/28 at 10:15 am
    • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on FELÇ

      Geçmiş olsun. Felç ‘te (hemipleji, inme), el-kol için tecrübeli ellerde yapılması gereken toksin enjeksiyonları ve zorunlu kullanım tedavisi başta olmak üzere uygulanacak tedaviler önem taşır. ÖZellikle el-kol gelişimi için beynin elektrikle uyarılması çalışmalarında olumlu sonuçlar yayınlanmaktadır. Hele ki eğer hastamızın el bileğinde ve parmaklarında 10 derecelik bir hareket varsa, tedaviler ile büyük gelişmeler beklenir. Ancak tedaviler sadece hareket gelişimine dair yapılmaz. Bu hastalarda kasılmaların verdiği rahatsızlığın giderilmesi ve bazı durumlarda hijyenik nedenlerden dolayı da birçok tedavi/rehabilitasyon yöntemleri gerekir. Ayrıca omuzda olan ağrı da felçte en önemli problemlerden birisidir. Öte yandan hasta yürüyor olsa bile, yürüyüş kalitesi yetersiz olabilir. Birçok hastada çok tehlikeli yürüyüş şekilleri gözlüyorum. Örneğin sizin de dediğiniz gibi hastanın ayağı dışarı dönük şekilde ise bu hastanın düşmesinde büyük bir risktir. Ayrıca hastanın yürüyüş hızında belirgin bir azalma söz konusu olabilir; bunu yapılacak birçok tedavi ve rehabilitasyon ile geliştirmek gerekebilir. Diğer taraftan, birçok başka sistemde de sorunlar olabilir. Örneğin mesane felci, yutma fonksiyon bozukluğu, hafıza, dikkat gibi mental bozukluklar karşılaşılabilecek sorunlardandır. Bunların hepsi dikkatlice ele alınmalıdır.

      2013/04/29 at 7:46 am
  • From ------ on ROMATİZMA

    hocam bende dokuda romatizma var bunun tedevisi aylarmı sürer? iaç tedevisini yaşadığım sürece kullanmam gerekiyormu? romatoloji dışında hangi bölümlerde bu hastalığa tanı konulabilir? romatizmayı hangi faktörler tetikler? ne yemeliyim ne yememmeliyim ?nelere dikat etmeliyim

    2013/05/01 at 4:38 pm
    • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on ROMATİZMA

      Romatizmanın 200′den fazla çeşidi bulunmaktadır. Detaylı bir şekilde muayene ve tetkikler sonucunda yapılacak tedavilerle yüz güldürücü sonuçlara ulaşmak olanaklıdır.
      Geçmiş olsun.

      2013/05/01 at 8:05 pm
  • From Atilla Koç on Toksin Uygulaması

    Hocam merhaba. Felçte toksin yapıldığını duyuyorum. Sizde zaten yazıyorsunuz. Bu konuda bilgi alabilirmiyim? Saygılarımla, Atilla Koç.

    2013/05/09 at 11:44 am
  • From Selahattin on Toksin uygulamaları, felç ve serebral palsi için çok önemlidir

    Hocam iyi günler 38 yaşında heredite spastik parableji hastasıyım botoks tedavisi kaç seans uygulanıyor ne kadar aralıklı sonuçta hastalık tedavi ediliyormu

    2013/05/16 at 2:28 pm
    • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on Toksin uygulamaları, felç ve serebral palsi için çok önemlidir

      “Herediter Spastik Paraparezi” 100.000 kişide 2-6 oranında görülen genetik bir hastalıktır. Belirtiler genetik geçiş durumuna göre değişkenlik gösterir. Hastalığın en önemli bulgusu ilerleyen spastisite (kaslarda istemsiz kasılma, katılık)’dır. Bu duruma kaslarda kuvvetsizlik, mesane fonksiyon bozuklukları da eşlik edebilir. Herediter spastik paraparezi ‘de bazı hastalar gayet rahat bir şekilde hayatlarını devam ettirebilirlerken bazı hastalar bağımlı hale gelebilir.

      Tedavi ile spastik paraparezi ‘de olumlu gelişmeler sağlanır. Bu tedaviler içinde en önemlisi botoks (botox) uygulamalarıdır. Doğru seçilmiş kaslara tecrübeli ellerde doğru şekilde uygulanacak botoks (botox) enjeksiyonları hastaların spastisite ‘lerinde (kasılmalarında) uygun azalmalara neden olacak ve hastaların daha rahat etmesini ve fonksiyonlarının artmasını sağlayacaktır. Botoks uygulamaları hastanın kaslarının verdiği cevaba göre yılda 1-4 kez uygulanır.

      Ancak unutulmamalıdır ki bu tür hastalıklarda tek bir tedavi (örneğin sadece botoks uygulaması) ile beklenen sonuca ulaşılamaz. Gereken tüm tedaviler kombinasyonlar şeklinde uygun planlamalarla yapılmalıdır. Bu tedavilerle ilgili bilgi almak için lütfen web sitemizdeki “felç” bölümünü ve ana sayfamızdaki tv programlarını dikkatlice inceleyiniz ve izleyiniz.

      Çok geçmiş olsun.

      2013/05/19 at 8:40 am
  • From volkan avcu on Prof. Dr. Erbil Dursun'un Çalışmaları için lütfen aşağıdaki linki tıklayın:

    s.a sevgili hocam ben çerkezköy/tekirdağ’dan volkan avcu
    benim babam 15.01.2012 günü evin çatısından düştü şimdi yürüyemiyor.t5 kırığı var tedavisi edirne tıp fakültesinde yapıldı,omurgasında platinler mevcut.ben hastayı size getirmek muayene ettirmek istiyorum yürüme şansımımz var mı diye size nasıl ulaşabilirim.yardımcı olursanız çok sevinirim kolay gelsin..

    2013/05/17 at 7:49 am
    • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on Prof. Dr. Erbil Dursun'un Çalışmaları için lütfen aşağıdaki linki tıklayın:

      Omurilik yaralanmalarında yapılacak muayene ile hastanın yürüyüp yürümeyeceği çok büyük bir olasılıkla belirlenebilir. Ancak omurilik yaralanmasında yürüme dışında çok önemli yapılması gereken tedaviler vardır. Bunun başında da mesane rehabilitasyonu gelmektedir.
      Lütfen 0-533-3711855 numaralı telefondan randevu alınız.
      Çok geçmiş olsun.

      2013/05/19 at 8:39 am
  • From funda on Yürüme Analizi

    hocam 6 yıldır yürüme bozukluğum var oraklayarak ve dizimi kıvırmadan yürüyorum. bir dönem yürüme şeklim değişti fakat uzun zamandır aynı seyrinde bir çok tetkik yapıldı fakat teşhis konulamadı, psikolojik olabileceği de söylendi.birden bire ayak tabanımı yere sürtmeyle başladı ve gelişti. akineton, peksola, rivotril denendi hiç tepki vermedi. terapi gördüm,depresyon ilaçları kullandım hiç bir sonuç yok. şimdi toksin uygulanıyor. .belki bir etkisi olabilir diye. yürüme dışında ayağımla bütün çekme germe hareketlerini yapabiliyorum tek sorun yürüme sırasında oluyor. lütfen bana bir yol gösterin.şimdiden teşekkürler.

    2013/05/18 at 7:30 pm
    • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on Yürüme Analizi

      Çok geçmiş olsun.

      Öncelikle henüz tanınızın bile koyulmadığını ve buna rağmen toksin yapıldığını söylüyorsunuz. Öncelikle çok detaylı bir muayene gerekli. Tedavi ve rehabilitasyon aşamalarında ise hekim hastayı muhakkak sık aralıklarla görmeli, her aşamada hastayı bilgilendirmelidir. Eğer gerekliyse tecrübeli ellerde yapılmak kaydıyla hastaya senede 3-4 kez toksin uygulanmalaıdır. 1-2 kez toksin yapıldığını, bunun da yetersiz dozlarda ve tam doğru kaslara uygulanmadığını görüyoruz. Hekim toksin öncesi ve sonrasında hastayı detaylıca değerlendirmeli, toksin uygulamasının dozlarını tayin etmek için yürüyüş analizini bizzat kendisi yapmalıdır.

      Genellikle yapılan yanlışlıklar şunlardır:

      1) Hasta hekim ve rehabilitasyon ekibi tarafından sıkı bir şekilde takip edilmemektedir,

      2) Toksin enjeksionları yetersiz dozlarda uygulanmakta, gerekli tüm kaslara yapılmamaktadır ve bu şekilde sonradan toksin etkisiz sanılmaktadır,

      3) Rehabilitasyon programı süresince hasta, hekim tarafından takip edilmemekte ve sadece ilgili terapistlere terk edilmektedir,

      4) Hasta rutin kontrollere çağrılmamaktadır,

      5) Felçli hastanın kendisi veya ailesi gerektiğinde hekime kolayca ulaşamamaktadır.

      Sizin sahip olduğunuz türde hastalıklarla uğraşmak hem hekim hem ailece büyük bir sabrı gerektirmektedir. Bu sabrı gösteremeyenler fazlaca başarılı olamazlar.

      2013/05/19 at 8:37 am
  • From dilek kırmızıgül on Serebral Palsi olan genç "Uzay Tedavisi" ile ilk kez koştu...

    benim 10 yaşında kızım var özel egitim ve fizik tadavi alıyor ama yürümü ve konuşma hala yok felcliler icin kulanılan bu cihazın bize faydası olurmu serebral parsi hastalıklarında fayda gören oldumu acaba ve biz antalyada yaşıyoruz gelin hastaların konaklama yeri veriyormu saygılar iyi calışmalr

    2013/05/20 at 2:08 pm
    • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on Serebral Palsi olan genç "Uzay Tedavisi" ile ilk kez koştu...

      Serebral palsi tedavisinde hastalığın neden olduğu bulgular hafifletilebilir, çocuğun bağımsızlık düzeyi arttırılabilir, bakımı kolaylaştırılabilir. Her çocuk için tedavi hedefleri farklı olup tedavi seçenekleri de farklıdır. Serebral Palsi tedavisinde uygulanabilecek birçok tedavi yöntemi mevcuttur. Söz etiğiniz cihaz da bu tedavilerden sadece bir tanesidir. Önemli olan sizin çocuğunuz için o dönemde en uygun ve gerekli olan tedavi seçeneklerinin doğru olarak belirlenmesi ve uygulanmasıdır. Çeşitli ilaç tedavileri, egzersiz ve fizyoterapi yöntemleri, iş ve uğraşı tedavisi, ortez uygulamaları yapılabilir. Ayrıca Zorunlu Kullanım Tedavisi , Vücut Ağırlığı Destekli Yürüme Bandı Eğitimi, Hippoterapi (Atla Terapi), Transkraniyal Doğru Akım tedavisi, Nörofeedback (Nörogeribildirim), seri alçılamalar, kinezyo-bantlama gibi yeni tedavi yöntemleri mevcuttur. Çocuğunuza o dönemde hangi tedavilerin uygulanacağına bu konuda deneyimli bir Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Hekim karar vermeli ve çocuğunuzdaki gelişmeleri çok titizlikle takip ederek gerekli düzenlemeleri yapmalıdır.
      Serebral palsili çocukların rehabilitasyon programları yaşı ve fonksiyonel durumuna göre belirlenir. Serebral palsili çocuğun tedavi ve rehabilitasyonunda fizyoterapi, iş ve uğraşı terapisi, konuşma ve yutma terapisi, özel eğitim uygulamaları, ortez ve protez uygulamaları, farmakolojik uygulamalar (medikal tedaviler ve toksin tedavisi) ve cerrahi uygulamalar yer alır.
      Serebral Palsi ‘nin tedavisi için toksin uygulamaları merkezi öneme sahiptir. Serebral palsi tedavisi, özellikle spastik tip serebral palside, toksin tedavisi olmazsa olmazlardandır. Toksin tedavisi ile cerrahi girişim endikasyonu çok azalmıştır. Bebek 20 aylıktan itibaren ve 10 kg olduktan sonra periyodik olarak toksin uygulamaları yapılmalı ve ardından yoğun rehabilitasyon programlarına alınmalıdır. Bu şekilde ergenliğe kadar tedavi eder ve gerekirse bu dönemden sonra cerrahi tedaviler de uygulanabilir. Ancak, büyüme evresinde özellikle omurilikte eğrilik ve kalça çıkıkları için cerrahi tedaviler uygulanabilir. Geçmiş olsun.

      2013/05/20 at 8:36 pm
  • From dilek on Bel ağrınızda aşağıdakiler varsa doktora görününüz!

    esim 69 yasinda gecici felc gecirdi doktorlarin verdiyi ilaclar fayda vermiyor kilo kaybi var ates var bas agrisi var sol gozunde bulanti var idrar kacirma var bazende zorlanma var istirahatta rahatlamayan bel agrisi var bacaklara yayilan agri var dillerden asagi yayilan agri var bacaklarda uyusma agri var yeni gecirmis travmavar genital bolge etrafinda uyusukluk var kulak bogaz agiz ici

    2013/05/22 at 5:01 pm
  • From leyla on Uzay Tedavisi (Yerçekimsiz Yürüme Eğitimi - Antigravite Yürüme Eğitimi)

    merhaba erbil bey.34aftalık doğan şuan 23 aylık olan bir kızım var.henüz desteksiz oturamıyor,yürüyemiyor dizlerinin üstüne w şeklinde oturabiliyor bi yerlere tutunarak kalkabiliyor sıralama yı yapabiliyor parmak ucunda yürüyor ve 1 aya yakındır aya kalkarken dizleri bükük duruyor önceleri daha dik duruyordu 1 senedir özel bi hastanenin ftr bölümünde terapi alıyor aldığı terapiler bizi pek tatmin etmiyor.uzay terapisi olan bi rehabilitasyon merkezine başvurduk raporunun çıkmasını bekliyoruz ordada haftada 2seans alacak ne kadar yayarlı olacak açıksacı bu kafamızda bir soru işareti kızımın sadece bacaklarında spasite mevcutbi kaç dr toksin önerirken bi kaçıda toksin yapalıcak kadar sert değil diyorlar kafamız iyice karıştı. mr çekildi çıkan sonuç lateral ventriküllerde hafif genişleme (ılımlı atrofi? ) yazıyordu bie kızımın durumuyla ilgili nasıl bi yol çizmemizi öneririsiniz bu konuda bilgi verirseniz çok memnun oluruz.batmanda oturuyoruz burda imkanlar batıya göre daha kısıtlı çoğumun iyi bi yerde tedavi almasını istiyoruz gerekirse toksin ve rehabilitasyonun devamlılığı için size getiririz.saygılar

    2013/05/28 at 9:34 pm
    • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on Uzay Tedavisi (Yerçekimsiz Yürüme Eğitimi - Antigravite Yürüme Eğitimi)

      Öncelikle çok geçmiş olsun.

      Serebral palsili çocukların rehabilitasyon programları yaşı ve fonksiyonel durumuna göre belirlenir. Serebral palsili çocuğun tedavi ve rehabilitasyonunda fizyoterapi, iş ve uğraşı terapisi, konuşma ve yutma terapisi, özel eğitim uygulamaları, ortez ve protez uygulamaları, farmakolojik uygulamalar (medikal tedaviler ve toksin tedavisi) ve cerrahi uygulamalar yer alır.

      Serebral Palsi ‘nin tedavisi için toksin uygulamaları merkezi öneme sahiptir. Özellikle spastik tip serebral palside, toksin tedavisi olmazsa olmazlardandır. Toksin tedavisi ile cerrahi girişim endikasyonu çok azalmıştır. Bebek 20 aylık ve 10 kg olduktan sonra periyodik olarak toksin uygulamaları yapılmalı ve ardından yoğun rehabilitasyon programları uygulanmlaıdır. Bu şekilde ergenliğe kadar toksin devam eder ve gerekirse bu dönemden sonra cerrahi tedaviler de uygulanabilir. Ancak, büyüme evresinde özellikle omurilikte eğrilik ve kalça çıkıkları için cerrahi tedaviler uygulanabilir.

      Çocuklara toksin uygulamanın birden fazla nedeni vardır. Birinci neden çocuklardaki kasılmanın verdiği rahatsızlığı ortadan kaldırmaktır. Kasılmalar nedeni ile ciddi sıkıntılar içinde olan çocuklar toksin uygulamalarından sonra rahatlamaktadırlar. İkinci neden çocuğun düzgün büyümesini sağlamaktır. Kasılan (spastik) kaslar toksin ile gevşetilmez ise çocuğun büyümesinde geri kalmalar görülmektedir. Örneğin bacakları tutulmuş bir çocukta kaslar toksin ile gevşetilmez ise çocuğun kolları normal büyümesine karşı bacakları ciddi oranlarda kısa kalabilmektedir. Üçüncü neden ise elbette kasların gevşetilmesi ile fonksiyonda ilerlemelerin olmasıdır. Birçok spastik serebral palsi ‘li çocuk, aşırı kasılmalarından dolayı fonksiyonları yeterli derecede yerine getirememektedir. Toksin ile kasların gevşemesi çocuktaki mevcut potansiyeli ortaya çıkabilmektedir. Ge

      Eğer gerekliyse tecrübeli ellerde yapılmak kaydıyla hastaya senede 3-4 kez toksin uygulanmalıdır. Yılda1-2 kez toksin yapıldığını, bunun da yetersiz dozlarda ve tam doğru kaslara uygulanmadığını sıkça görüyoruz. Hekim toksin öncesi ve sonrasında hastayı detaylıca değerlendirmeli, toksin uygulamasının dozlarını tayin etmek için yürüyüş analizini bizzat kendisi yapmalıdır.

      2013/05/29 at 8:46 pm
  • From burcu on SEREBRAL PALSİ

    dr.bey benim 18 aylık oğlum var.oğlum 10 aylıkken trafik kazası geçrdik.Oğlum serebral kanama nedeniyle opere edildi.kafa kemiği şuan karnında.Oğluma fizik tedavi yapılıyor evde bende yaptırıyorum . fakat çocuğuma daha ne gibi tedavi uygulanması gerekir.bu hastalarda nezaman şu sekel kalıcıdır denilebilir.tşk.bebek olması tedavide avantaj olduğunu tamamen iyileşebileceğini söyleyen dr var bunun tam tersini söyleyen dr larda var bilgi verirseniz sevinirim

    2013/05/31 at 1:17 pm
    • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on SEREBRAL PALSİ

      Geçmiş olsun. Sizin oğlunuz şu anda serebral palsilidir. Serebral palsi tedavisinde hastalığın neden olduğu bulgular hafifletilebilir, çocuğun bağımsızlık düzeyi arttırılabilir, bakımı kolaylaştırılabilir. Her çocuk için tedavi hedefleri farklı olup tedavi seçenekleri de farklıdır. Serebral Palsi tedavisinde uygulanabilecek birçok tedavi yöntemi mevcuttur. Önemli olan sizin çocuğunuz için o dönemde en uygun ve gerekli olan tedavi seçeneklerinin doğru olarak belirlenmesi ve uygulanmasıdır. Çeşitli ilaç tedavileri, egzersiz ve fizyoterapi yöntemleri, iş ve uğraşı tedavisi, ortez uygulamaları yapılabilir. Ayrıca Zorunlu Kullanım Tedavisi , Vücut Ağırlığı Destekli Yürüme Bandı Eğitimi, Hippoterapi (Atla Terapi), Transkraniyal Doğru Akım tedavisi, Nörofeedback (Nörogeribildirim), seri alçılamalar, kinezyo-bantlama gibi yeni tedavi yöntemleri mevcuttur. Çocuğunuza o dönemde hangi tedavilerin uygulanacağına çocuğunuzu detaylı bir şekilde değerlendirerek karar vermeli, gelişmeleri çok titizlikle takip ederek gerekli düzenlemeleri yapmalıyız.

      2013/05/31 at 4:41 pm
  • From zekiye on Prof. Dr. Erbil Dursun'un Çalışmaları için lütfen aşağıdaki linki tıklayın:

    selm hocam sereblam palsi durumda olan 1 yasında oglum var dogduyu zaman hastanede 15 gun kuvezde yattıyı ıcın emme rıtımı olmamanıstı sadece yarım saat ılk hastaneden cıktıyında emmıstı fakat daha sonra hıc emmedı simdi 1 yasında fiziye gdyo ne oturuyo ne yuruyo basını bıle zor tutuyo sureklı arda agzını acıyo oglum iyi olurmu yardım edın lutfen allah rızası ıcın

    2013/06/05 at 8:02 pm
    • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on Prof. Dr. Erbil Dursun'un Çalışmaları için lütfen aşağıdaki linki tıklayın:

      Geçmiş olsun. Sizin oğlunuz şu anda serebral palsilidir. Serebral palsi tedavisinde hastalığın neden olduğu bulgular hafifletilebilir, çocuğun bağımsızlık düzeyi arttırılabilir, bakımı kolaylaştırılabilir. Her çocuk için tedavi hedefleri farklı olup tedavi seçenekleri de farklıdır. Serebral Palsi tedavisinde uygulanabilecek birçok tedavi yöntemi mevcuttur. Önemli olan sizin çocuğunuz için o dönemde en uygun ve gerekli olan tedavi seçeneklerinin doğru olarak belirlenmesi ve uygulanmasıdır. Çeşitli ilaç tedavileri, egzersiz ve fizyoterapi yöntemleri, iş ve uğraşı tedavisi, ortez uygulamaları yapılabilir. Ayrıca Zorunlu Kullanım Tedavisi , Vücut Ağırlığı Destekli Yürüme Bandı Eğitimi, Hippoterapi (Atla Terapi), Transkraniyal Doğru Akım tedavisi, Nörofeedback (Nörogeribildirim), seri alçılamalar, kinezyo-bantlama gibi yeni tedavi yöntemleri mevcuttur. Çocuğunuza o dönemde hangi tedavilerin uygulanacağına çocuğunuzu detaylı bir şekilde değerlendirerek karar vermeli, gelişmeleri çok titizlikle takip ederek gerekli düzenlemeleri yapmalıyız.

      2013/06/05 at 8:32 pm
  • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on Spastik Serebral Palsi nasıl tedavi edilir ?

    Geçmiş olsun. Sizin oğlunuz şu anda serebral palsilidir. Serebral palsi tedavisinde hastalığın neden olduğu bulgular hafifletilebilir, çocuğun bağımsızlık düzeyi arttırılabilir, bakımı kolaylaştırılabilir. Her çocuk için tedavi hedefleri farklı olup tedavi seçenekleri de farklıdır. Serebral Palsi tedavisinde uygulanabilecek birçok tedavi yöntemi mevcuttur. Önemli olan sizin çocuğunuz için o dönemde en uygun ve gerekli olan tedavi seçeneklerinin doğru olarak belirlenmesi ve uygulanmasıdır. Çeşitli ilaç tedavileri, egzersiz ve fizyoterapi yöntemleri, iş ve uğraşı tedavisi, ortez uygulamaları yapılabilir. Ayrıca Zorunlu Kullanım Tedavisi , Vücut Ağırlığı Destekli Yürüme Bandı Eğitimi, Hippoterapi (Atla Terapi), Transkraniyal Doğru Akım tedavisi, Nörofeedback (Nörogeribildirim), seri alçılamalar, kinezyo-bantlama gibi yeni tedavi yöntemleri mevcuttur. Çocuğunuza o dönemde hangi tedavilerin uygulanacağına çocuğunuzu detaylı bir şekilde değerlendirerek karar vermeli, gelişmeleri çok titizlikle takip ederek gerekli düzenlemeleri yapmalıyız.

    2013/06/05 at 8:32 pm
    • From murat on Spastik Serebral Palsi nasıl tedavi edilir ?

      yigenim tüpzehirlemesinden dolayı iki kere kalbi durup beyin hücreleri öldü ve sipastik kaldı kendisne niroleser pompası taktirdık bunda bir aya kadar kasılması yoktu ama bir aydır kasılması cogaldı ilacın derecesini yükseltik ama fayda etmedi kasılmasının arma sebebi nedir acaba

      2014/01/21 at 10:46 am
      • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on Spastik Serebral Palsi nasıl tedavi edilir ?

        Baklofen pompası çok sıkı bir şekilde takip edilmeli. Tıkanma, yerinden oynama vb. durumlar olabilir. Bu pompayı kim taktıysa acilen onunla görüşün. Geçmiş olsun.

        2014/01/23 at 11:23 am
  • From ARGUN KARADENİZ on Felç 'de etkilenen sistemler nelerdir?

    hocam 13 yıl önce beyın kanaması ve yüz felci gecirdım yuzumun sag tarafında ki sinirler tam gorev yapmıyor sag kAS KALKMIYOR SAG GOZ KAPAGI TAM KAPANMIYOR EMG CEKTIRDIM VE SONUCU: SAĞ FACIAL SINIR MOTOR AKSIYON POTANSIYELISOLE GORE DUSUK AMPLITUDLUDUR .IGNE EMG INCELEMESINDE SAG FRONTALISVE SAG ORBICULARIZZORIS KASLARINDA DENERVASYON POTANSIYELLERININ ESLIK ETMEDIGI NOROJENIK MUP AKTIVITELERİ GOZLENMISTIR.BU BULGULAR KRONIK DONEM SAG FACIAL SINIR KISMI LEZYONUNU DESTEKLER NITELIKTEDİR. ACABA BIR TEDAVISI VARMI TESEKKURLER…daha onceden kulakaltında bı kemıgın kırıldıgı sinirlerin düzeldıgı söylendı şimdi kemıkte problem yok sinirler tahrıp olmus dendıacaba hangısı dogru

    2013/06/11 at 5:25 pm
    • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on Felç 'de etkilenen sistemler nelerdir?

      Yüz felci ile ilgili elbette yapılabilecek tedavi ve rehabilitasyon uygulamaları var. Uzun süre tedavi olmamışlarda bile iyi tedavilerle gelişmeler görebiliyoruz. Fizik tedavi ajanlarının uygulanması, rehabilitasyon tekniklerinin doğru kullanılması, egzersizler, kinezyotaping uygulamaları, botilinum toksin uygulamaları ile hem fonksiyonel hem de estetik bakımdan ilerlemeler sağlanabilir.

      2013/06/21 at 7:25 pm
  • From Sultan on Uzay Tedavisi (Yerçekimsiz Yürüme Eğitimi - Antigravite Yürüme Eğitimi)

    merhaba hocam 13 yaşında bir oğlum var sol gözüne örgü şişi girmesi sonucuyla beyin kanamasından sağ tarafı felç oldu.sağ elini kullanamıyor. ayağını sürterek yürüyor. tedavi olrak fizik tedavi,refloksoloji görüyor. bu durum 5 yaşında meydana geldi 8 yıldır tedavisiyle uğraşıyoruz. bu durumda önerebileceğiniz bir tedavi yöntemi var mı? saygılarımla…

    2013/06/21 at 8:05 am
    • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on Uzay Tedavisi (Yerçekimsiz Yürüme Eğitimi - Antigravite Yürüme Eğitimi)

      Geçmiş olsun. Felç ‘te (hemipleji, inme), el-kol için tecrübeli ellerde yapılması gereken toksin enjeksiyonları ve zorunlu kullanım tedavisi başta olmak üzere uygulanacak tedaviler önem taşır. ÖZellikle el-kol gelişimi için beynin elektrikle uyarılması çalışmalarında olumlu sonuçlar yayınlanmaktadır. Hele ki eğer çocuğunuzun el bileğinde ve parmaklarında 10 derecelik bir hareket varsa, tedaviler ile büyük gelişmeler beklenir. Ancak tedaviler sadece hareket gelişimine dair yapılmaz. Bu hastalarda kasılmaların verdiği rahatsızlığın giderilmesi ve bazı durumlarda hijyenik nedenlerden dolayı da birçok tedavi/rehabilitasyon yöntemleri gerekir. Öte yandan çocuk yürüyor olsa bile, yürüyüş kalitesi yetersiz olabilir. Birçok hastada çok tehlikeli yürüyüş şekilleri gözlüyorum. Ayrıca çocuğunuzun yürüyüş hızında belirgin bir azalma söz konusu olabilir; bunu yapılacak birçok tedavi ve rehabilitasyon ile geliştirmek gerekebilir. Diğer taraftan, birçok başka sistemde de sorunlar olabilir. Örneğin mesane felci, yutma fonksiyon bozukluğu, hafıza, dikkat gibi mental bozukluklar karşılaşılabilecek sorunlardandır. Bunların hepsi dikkatlice ele alınmalıdır.

      2013/06/21 at 7:34 pm
      • From Sultan on Uzay Tedavisi (Yerçekimsiz Yürüme Eğitimi - Antigravite Yürüme Eğitimi)

        merhaba hocam oğlum bacağından 2 defa kolundan ise 1 defa toksin yapıldı az etki yaptı.7 ay önce emar çektirdik sonucu supratentoryal serilerde;Sol lateral ventrikul gövde komşuluğunda periventriküler beyaz cevherde tüm sekanslar BOS ile izointens lezyon izlenmiş,görünüm eski parankim yararlanmasına sekonder sekel ensefalomazi alanı ile uyumlu olarak değerlendirilirmiştir.Hastanın klınık ile korelasyonu önerlir.Tanımlanan lezyon komşuluğundan sol lateral ventrikülde sağ ile kıyaslandığında asimetrik genişleme izlenmiştir.
        Nazal septum orta hattan sağa deviyedir.Sağ nazal kaviteyi daraltan kemik spur izlenmiştir. Bu sonuca göre ne yapmalıyız sizce..? saygılar

        2013/06/24 at 8:03 pm
        • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on Uzay Tedavisi (Yerçekimsiz Yürüme Eğitimi - Antigravite Yürüme Eğitimi)

          Geçmiş olsun. Sizin oğlunuz şu anda büyük bir ihtimalle serebral palsilidir. Serebral palsi tedavisinde hastalığın neden olduğu bulgular hafifletilebilir, çocuğun bağımsızlık düzeyi arttırılabilir, bakımı kolaylaştırılabilir. Her çocuk için tedavi hedefleri farklı olup tedavi seçenekleri de farklıdır. Serebral Palsi tedavisinde uygulanabilecek birçok tedavi yöntemi mevcuttur. Önemli olan sizin çocuğunuz için o dönemde en uygun ve gerekli olan tedavi seçeneklerinin doğru olarak belirlenmesi ve uygulanmasıdır. Çeşitli ilaç tedavileri, egzersiz ve fizyoterapi yöntemleri, iş ve uğraşı tedavisi, ortez uygulamaları yapılabilir. Ayrıca Zorunlu Kullanım Tedavisi , Vücut Ağırlığı Destekli Yürüme Bandı Eğitimi, Hippoterapi (Atla Terapi), Transkraniyal Doğru Akım tedavisi, Nörofeedback (Nörogeribildirim), seri alçılamalar, kinezyo-bantlama gibi yeni tedavi yöntemleri mevcuttur. Çocuğunuza o dönemde hangi tedavilerin uygulanacağına çocuğunuzu detaylı bir şekilde değerlendirerek karar vermeli, gelişmeleri çok titizlikle takip ederek gerekli düzenlemeleri yapmalıyız.

          2013/07/02 at 3:26 am
  • From ugur geçimli on Toksin uygulamaları hangi hastalıklarda kullanılır?

    ben yaklaşık 1,5 yıl önce sol tarafımda felçlik geçirdim 3 ay fizik tedavi gördüm sadece ayaga kalktım ama ayagımda tam dengeli degil bunun için ne tedavi yapmam gerekiyor

    2013/06/27 at 12:18 pm
    • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on Toksin uygulamaları hangi hastalıklarda kullanılır?

      Felç ‘te hasta yürüyor olsa bile, yürüyüş kalitesi yetersiz olabilir. Birçok hastada çok tehlikeli yürüyüş şekilleri gözlüyorum. Örneğin hastanın ayağı dışarı dönük şekilde ise bu hastanın düşmesinde büyük bir risktir. Ayrıca hastanın yürüyüş hızında belirgin bir azalma söz konusu olabilir; bu sorunları yapılacak birçok tedavi ve rehabilitasyon ile geliştirmek gerekebilir. Felç ‘te (hemipleji, inme), el-kol için toksin enjeksiyonları ve zorunlu kullanım tedavisi başta olmak üzere uygulanacak tedaviler önem taşır. ÖZellikle el-kol gelişimi için beynin elektrikle uyarılması çalışmalarında olumlu sonuçlar yayınlanmaktadır. Hele ki eğer hastamızın el bileğinde ve parmaklarında 10 derecelik bir hareket varsa, tedaviler ile büyük gelişmeler beklenir. Ancak tedaviler sadece hareket gelişimine dair yapılmaz. Bu hastalarda kasılmaların verdiği rahatsızlığın giderilmesi ve bazı durumlarda hijyenik nedenlerden dolayı da tedavi/rehabilitasyon gerekir. Ayrıca omuzda olan ağrı da felçte en önemli problemlerden birisidir. Diğer taraftan, birçok başka sistemde de sorunlar olabilir. Örneğin mesane felci, yutma fonksiyon bozukluğu, hafıza, dikkat gibi mental bozukluklar karşılaşılabilecek sorunlardandır. Bunların hepsi dikkatlice ele alınmalıdır. Geçmiş olsun.

      2013/07/02 at 2:57 am
  • From tufan on Prof. Dr. Erbil Dursun'un Çalışmaları için lütfen aşağıdaki linki tıklayın:

    s.a hocam bundan 2 ay önce hastaneye qittik annemin şahdamarı 93 tıkanık olduqunu söyleiler ve ameliyat olmasını tavsiye etti bizde ameliyat ettik ama sol bacak ve kol felç qeçirdi his var 2 kişi koluna qirdiqimizde yürüyor ama ayakta burkulma var sizce qeçer mi hocam acil cevap bekliyorum sizden şimdiden teşekürler

    2013/07/01 at 5:02 pm
    • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on Prof. Dr. Erbil Dursun'un Çalışmaları için lütfen aşağıdaki linki tıklayın:

      Felç ‘te hasta yürüyor olsa bile, yürüyüş kalitesi yetersiz olabilir. Birçok hastada çok tehlikeli yürüyüş şekilleri gözlüyorum. Sizin de belirttiğiniz gibi örneğin hastanın ayağı dışarı dönük şekilde ise bu hastanın düşmesinde büyük bir risktir. Ayrıca hastanın yürüyüş hızında belirgin bir azalma söz konusu olabilir; bu sorunları yapılacak birçok tedavi ve rehabilitasyon ile geliştirmek gerekebilir. Felç ‘te (hemipleji, inme), el-kol için botox (botoks) enjeksiyonları ve zorunlu kullanım tedavisi başta olmak üzere uygulanacak tedaviler önem taşır. ÖZellikle el-kol gelişimi için beynin elektrikle uyarılması çalışmalarında olumlu sonuçlar yayınlanmaktadır. Hele ki eğer hastamızın el bileğinde ve parmaklarında 10 derecelik bir hareket varsa, tedaviler ile büyük gelişmeler beklenir. Ancak tedaviler sadece hareket gelişimine dair yapılmaz. Bu hastalarda kasılmaların verdiği rahatsızlığın giderilmesi ve bazı durumlarda hijyenik nedenlerden dolayı da tedavi/rehabilitasyon gerekir. Ayrıca omuzda olan ağrı da felçte en önemli problemlerden birisidir. Diğer taraftan, birçok başka sistemde de sorunlar olabilir. Örneğin mesane felci, yutma fonksiyon bozukluğu, hafıza, dikkat gibi mental bozukluklar karşılaşılabilecek sorunlardandır. Bunların hepsi dikkatlice ele alınmalıdır. Geçmiş olsun.

      2013/07/02 at 2:53 am
      • From TUFAN on Prof. Dr. Erbil Dursun'un Çalışmaları için lütfen aşağıdaki linki tıklayın:

        PEKİ HOCAM SİZCE HASTANIN YÜRÜME İHTİMALİ VAR MI? ESKİ SAĞLIĞINA KAVUŞABİLİR Mİ ? MESELA KAÇ AY YADA KAÇ YIL SÜREBİLİR BU İYİLEŞME ? HOCAM ANNEMİN FELÇLİ OLDUGU KOL BACAKTA AĞRI VAR BİDE DİYOR ATEŞİ ÇIKIYOR BUNUN NEDENİ NE İYİLEŞİYOR MU YOKSA? 1 AY FELAN FİZİK TEDAVİSİ GÖRDÜ ÖZEL DOKTORLARLA GELİŞME EPEY OLDU AMA DEDİĞİM GİBİ AYAKTA BURGULMA VAR AMA KOLDA HİÇBİR GELİŞME YOK? SİZCE AMELİYAT MI YANLIŞ YAPILMIŞ YOKSA AMELİYATIN YAN ETKİSİ Mİ? ŞİMDİDEN TEŞEKÜRLER

        2013/07/02 at 8:14 am
        • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on Prof. Dr. Erbil Dursun'un Çalışmaları için lütfen aşağıdaki linki tıklayın:

          Geçmiş olsun. Felç ‘te (hemipleji, inme), el-kol için tecrübeli ellerde yapılması gereken botox (botoks) enjeksiyonları ve zorunlu kullanım tedavisi başta olmak üzere uygulanacak tedaviler önem taşır. ÖZellikle el-kol gelişimi için beynin elektrikle uyarılması çalışmalarında olumlu sonuçlar yayınlanmaktadır. Hele ki eğer çocuğunuzun el bileğinde ve parmaklarında 10 derecelik bir hareket varsa, tedaviler ile büyük gelişmeler beklenir. Ancak tedaviler sadece hareket gelişimine dair yapılmaz. Bu hastalarda kasılmaların verdiği rahatsızlığın giderilmesi ve bazı durumlarda hijyenik nedenlerden dolayı da birçok tedavi/rehabilitasyon yöntemleri gerekir. Öte yandan çocuk yürüyor olsa bile, yürüyüş kalitesi yetersiz olabilir. Birçok hastada çok tehlikeli yürüyüş şekilleri gözlüyorum. Ayrıca çocuğunuzun yürüyüş hızında belirgin bir azalma söz konusu olabilir; bunu yapılacak birçok tedavi ve rehabilitasyon ile geliştirmek gerekebilir. Diğer taraftan, birçok başka sistemde de sorunlar olabilir. Örneğin mesane felci, yutma fonksiyon bozukluğu, hafıza, dikkat gibi mental bozukluklar karşılaşılabilecek sorunlardandır. Bunların hepsi dikkatlice ele alınmalıdır.

          2013/07/13 at 10:14 am
  • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on Prof. Dr. Erbil Dursun'un Çalışmaları için lütfen aşağıdaki linki tıklayın:

    Geçmiş olsun. Sedefe bağlı iltihaplı romatizmada (https://felc-romatizma.com/romatizma/kac-turlu-romatizma-vardir) çok önemli ve yeni ilaçlar mevcuttur. Metotreksat sedef artritinde kullanılabilir ancak yan etkilerine göre pozisyon almak gerekir. Sizin detaylıca değerlendirilmeye ve tedavi planınızın çizilmesine ihtiyacınız bulunmaktadır.

    2013/07/02 at 2:48 am
  • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on Prof. Dr. Erbil Dursun'un Çalışmaları için lütfen aşağıdaki linki tıklayın:

    Geçmiş olsun. Sedefe bağlı iltihaplı romatizmada çok önemli ve yeni ilaçlar mevcuttur. Metotreksat sedef artritinde kullanılabilir ancak yan etkilerine göre pozisyon almak gerekir. Sizin detaylıca değerlendirilmeye ve tedavi planınızın çizilmesine ihtiyacınız bulunmaktadır.

    2013/07/02 at 2:56 am
  • From guluzar on Toksin uygulamaları, felç ve serebral palsi için çok önemlidir

    merhabalar hocam ben 2010 nısan ayında omırılık l1 l2 bolgesınde tumor aldırdım.bunun sonucunda halan devam eden ıdrar ve buyuk abdes yapamama problemım var ve makatta ve vajına bolgesınde cıddı agrılar var nereye gıttıysek hıc bır sonuc alamadık. bu konularda yapıla bılecek bırsey varsa kılınınızı zıyaret etmek ıstıyoruz

    2013/07/10 at 10:24 pm
    • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on Toksin uygulamaları, felç ve serebral palsi için çok önemlidir

      Omurilik hasarlarında mesane-barsak sorunları ortaya çıkıyor. Özellikle mesane fonksiyonu çok önemli çünkü böbreklerde hasar oluşturma potansiyeli taşır. Bu yüzden mesanenin ürodinamik çalışmalarının yapılması ve tedavilerin buna göre düzenlenmesi gerekir. Mesanenin ve böbreklerin aralıklarla kontrolleri şarttır. Geçmiş olsun.

      2013/07/13 at 10:32 am
  • From tahir on SEREBRAL PALSİ

    hocam oğlan çoçukğum erken doğumla seraprel palsi hastası 3 defa bodox bir defada kalça ameliyatı geçirdı suan 6 yasında hala yureyemiyor ben çok uzuluyorum tedavi için size gelmeyı düşünüyorum

    2013/07/11 at 12:22 am
    • From Prof. Dr. Erbil DURSUN on SEREBRAL PALSİ

      Serebral palsi tedavisinde hastalığın neden olduğu bulgular hafifletilebilir, çocuğun bağımsızlık düzeyi arttırılabilir, bakımı kolaylaştırılabilir. Her çocuk için tedavi hedefleri farklı olup tedavi seçenekleri de farklıdır. Serebral Palsi tedavisinde uygulanabilecek birçok tedavi yöntemi mevcuttur. Önemli olan sizin çocuğunuz için o dönemde en uygun ve gerekli olan tedavi seçeneklerinin doğru olarak belirlenmesi ve uygulanmasıdır. Çeşitli ilaç tedavileri, egzersiz ve fizyoterapi yöntemleri, iş ve uğraşı tedavisi, ortez uygulamaları yapılabilir. Ayrıca Zorunlu Kullanım Tedavisi , Vücut Ağırlığı Destekli Yürüme Bandı Eğitimi, Hippoterapi (Atla Terapi), Transkraniyal Doğru Akım tedavisi, Nörofeedback (Nörogeribildirim), seri alçılamalar, kinezyo-bantlama gibi yeni tedavi yöntemleri mevcuttur. Çocuğunuza o dönemde hangi tedavilerin uygulanacağına çocuğunuzu detaylı bir şekilde değerlendirerek karar vermeli, gelişmeleri çok titizlikle takip ederek gerekli düzenlemeleri yapmalıyız. Geçmiş olsun.

      2013/07/13 at 10:32 am

Bir cevap yazın